Sonralarda efsaneleşecek bir savunma sonunda kupayı ülkemize getirdik.
Altı çok karıştırılan Abu Dabi organizasyonu sorunsuz yahut bizlere pek yansıtılmadan geçti bitti.
İkonik Obradovic'den sonra,
Ergin Ataman , sonrasında Jasikevicius gibi muazzam isimler kupayı ülkemize getirdi ve adlarını tarihe unutulmayacak şekilde yazdırdılar.
Şimdilerde antrenör yeterliliği tartışılırken
Sporun çok fazla içerisinde bir antrenör olarak gördüklerime hala gözlerim inanamıyor.
Ülkemizde bulunan esnaf kökeni antrenörlüğe o kadar bulaşmış ki , yapılan sistemin doğru olduğuna inandırma becerisi insanları müthiş etkiliyor.
Tabi araştırma , sorgulama çok fazla aile tarafından sevilmediği için genelde antrenörün doğru olduğuna iyi eğitim verdiğine inanılıp hatalı yetiştirilen sporcular kenarda köşede kaybolup gidiyor.
Her sene anlamsızca düzenlenen antrenör eğitim seminerleri yerine (kendilerine katkı sağlayan antrenörler hariç) belki iki senede bir antrenörleri yeterlilik sınavına sokmak gerekiyor.
Böylece eski şartlarda basitçe bir şekilde antrenör olmuş ,basketbolda topu daha nereye vuracağını bilmeyen yada futbolda top sürerken yere bakan, voleybolda manşet gösterirken hareket edemeyen! sistemlerin elenmesi sonrasında gençlere doğru yatırım yapmak kolaylaşabilir.
Yetenekli , doğruyu aktarabilen işini hayatı gibi yaşayabilecek antrenörlere ihtiyacımız Türk sporu için vazgeçilmez derecede önemsenmeli , denetlenmelidir!
Sonuç olarak iyilerden oluşan bir organizasyon ile Avrupa şampiyonluğuna ulaştık.
Bu unutulmamalı.
Emeği geçen herkesin ellerine sağlık.
Sağlıcakla kalın
